Yabancılar ortaklık için peşinde ama o randevu bile vermiyor

Özlem ERMİŞ BEYHAN

İlaç sanayiinin yaşadığı sek­törel ve ekonomik sorunla­rın büyüklüğüne rağmen yüzde 100 yerli kalabilmiş az şir­ketten biri; Nobel İlaç. Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ha­san Ulusoy, 2000’li yılların ba­şında Özbekistan ve Kazakis­tan’da üretime başlama kararını alıp uygulayarak önemli bir açı­lım yapmış, bu süreçte yaşadığı tüm krizleri işe adanmış yöne­tim ekibi ile el ele vererek çöz­müş.

Nobel İlaç bugün 70’inci yı­lında, aynı yönetim ekibi ile 450 milyon dolarlık bir ciroya, 3 ül­kede 11 üretim tesisine ve kısa vadede iddialı yeni yatırım plan­larına sahip.

Yabancı şirketler­den çok teklif aldıklarını söyle­yen Ulusoy, “Sermaye ortaklığı ya da satın alma için çok talep ge­liyor. Ama görüşmüyorum. Sa­dece know-how paylaşımı ben­zeri konularda iş birliğine açığız. Bizim Ar-Ge’mizden, varlığı­mızdan faydalanmak isteyen bir firma olursa ona açığız. Ama No­bel’e doğrudan bir ortak düşün­müyoruz” dedi.

Net ihracatçı şirket

Hasan Ulusoy, “Ülkemizde ilaç sanayiimizin Ar-Ge, hammadde, dışa bağımlılık gibi kronikleşmiş pek çok problemine cevap ver­me arzumuz bugün Nobel İlaç’ı küresel bir oyuncu haline getir­di. Yüzde 100 yerli sermaye ya­pımızla, Türkiye’de kimyasal ve biyoteknolojikilaç üzerine ham­madde üretimi, Ar-Ge faaliyeti ve bitmiş ürün üretimi yetkin­liğine sahip tek ilaç şirketi ko­numundayız.

İlaç sanayisi için hammadde üretim ve Ar-Ge ça­lışmaları gerçekleştiren şirketi­miz Ulkar Kimya sayesinde Tür­kiye’de hammadde üretimde ürün portföyü en geniş şirketiz. Şirketleşme yoluyla yurtdışına açılma vizyonu ile hareket eden ilk ilaç şirketiyiz. Bu vizyon saye­sinde cari açık veren bir sektör­de, dış ticaret fazlası veren yani net ihracatçıbir şirketiz” bilgisi­ni verdi.

Cironun % 60’ı yurtdışından

Hasan Ulusoy 6 yaşında abi­lerinin eczanelerinde oyun oy­narken ilaçla tanışmış, kimya mühendisi olarak Almanya’dan döndüğü 1978 sonunda Nobel isimli ilaç şirketinde yönetici olarak çalışmaya başlamış. İlaç depoları olan bu şirkete 1967 yı­lında abilerinin ortak olduğunu anlatan Ulusoy, “O zamanlar No­bel’in herhangi bir üretimi yok.

Görevi devraldığımda Nobel, 5 milyon dolarlık şirketti. Bugün Nobel’in konsolide cirosu 450 milyon doları buluyor. Global ciromuzun yaklaşık yüzde 60’ı yurt dışında. Türkiye’de ihracat dahiltoplam ciromuz 300 mil­yon dolara yakın. Yurt içi ciro­muz 175 milyon dolar, ihracat ise 125 milyon dolar civarında. Bu oranı sürekli büyüterek ilaçtaki cari açık sorununun çözümüne daha fazla destek vermeyi hedef­liyoruz” dedi.

Özbekistan ve Kırgızistan’da yeni yatırım

Nobel İlaç bugün Türkiye dı­şında Kazakistan ve Özbekis­tan’da da üretim yapıyor. Nobel İlaç Yönetim Kurulu Başkan Ve­kili Selçuk Tanrıverdi, Özbekis­tan’ın ilk modern ilaç fabrikası­nı kuran şirket olarak ülkede 30 milyon dolarlık yeni bir yatırım projeleri olduğunu anlattı.

Böy­lece ülkede yaptıkları yatırım 90 milyon dolara çıkacak. Ülke­de yerel bir şirketmiş gibi çalış­tıklarını anlatan Tanrıverdi şu bilgileri verdi: “Özbekistan’da 11 bin ilaç ruhsatlı. Bu ülke­de Ar-Ge’mizin olmasının çok büyük faydası oldu. Pandemi­de kullanılan ilaçları çok hızlı­ca fabrikalarımızda ürettik.

Öz­bekistan’dan sonra Kazakistan bir fırsat olarak çıktı karşımıza. Kazakistan’da ciromuz 110 mil­yon dolar. İlaç sektöründe hem ihracatta lideriz hem de ülkenin vergi şampiyonuyuz. Şimdi Ka­zakistan’da 75 milyon dolarlık yeni bir yatırım kararı aldık. 3 yıl içinde bitirmeyi hedefliyo­ruz. Her iki ülke de Türkiye’den sonra bizim yurtdışına açılma üssümüz. Bölgede birçok ülkeye Kazakistan ve Özbekistan’dan ulaşıyoruz.”

İlaçtaki fiyatlandırma politikası yurtdışında elimizi zayıflatıyor

“5 yılda üretim, Ar-Ge, ruhsatlan-dırma dahil tüm dünyada toplam 400 milyon dolarlık bir yatırım planlıyoruz. Net ihracatçı olmamız, yurt dışındaki varlığımız ve döviz kazancımızın yüksek olması bizi kuvvetli kılıyor. Hem bankalar nezdinde hem devlet nezdinde bizim özel bir yerimiz var. Bizim rekabetimiz daha çok uluslararası pazarlarda. Bir ülkede yapılanmaya gitmek demek ortalama 3 yıl o ülkede zararı göze almak demek. Ülkemizdeki fiyatlandırma politikası, yurtdışında da elimizi zayıflatıyor. Birçok ülkede ilaç fiyatları belirlenirken, ürünü getirdiğiniz ülkede uygulanan fiyata bakılıyor.”

Honduras’tan Somali’ye 50 ülkede var

“24 ülkede kendi ekiplerimiz var. 50’den fazla ülkede de kendi markamız ile büyüyoruz. Öyle ki, dünyada her saniyede bir 8 kişitarafından içilen bir ürünümüz var. Dünyada gidebildiğimiz her ülkeye gideceğiz. Gidiyoruz da Honduras’tan Vietnam’a, Filipinler’den Somali’ye. Hem Özbekistan’da hem Kazakistan’da Ar- Ge’miz var. Türkiye’de de 4’üncü Ar-Ge’mizi açmaya hazırlanıyoruz. 200’e yakın çalışanımız var Ar-Ge’de.”

Kutusu 6 bin euroluk ilacı yerlileştirdi

-Onkoloji de odaklandığımız tedavi alanlarından biri. Hatta şu anda Düzce’de bitmekte olan bir tesisimiz var. 40 milyon dolarlık bir yatırım.

-Türkiye’nin tüm ihracatını kilogram ortalaması 1.5 dolar. İlaçta ihracat 30-35 dolarlardaydık. Fakat tabii bu Türkiye’deki fiyatların yurt dışına etkisi, yurt dışındaki fiyatların da bu sebeple düşmesi dolayısıyla şu anda 20 küsur dolarlar civarında.

-Biz Türkiye’de nadir ilaç da üretiyoruz. Örnek vermek gerekirse; çocuklara yönelik bir hastalığın ürünü ithal ediliyordu. Bunun ham maddesini kendimiz yaptık, ondan sonra dedik ki biz artık bu ürünü Türkiye’de üreteceğiz. Eskiden ithal edildiği için bu ürün çok çok pahalıydı, kutusu 6 bin euroydu.

– Nobel bir okul gibi. 52 yıldır Nobel’de çalışanımız var. Nobel İlaç toplam çalışan sayısı yaklaşık 4 bin kişi.